Horlama, kişinin uyku ve buna bağlı olarak yaşam kalitesini düşüren önemli bir problemdir. Horlama hastanın kendisi değil, ailesi tarafından fark edilir ve bu durumdan ailenin uyku kalitesi de en az kişi kadar etkilenmektedir. Horlama aynı zamanda arkadaş ortamında uyuyakalınması durumunda alay konusu olunacağı gibi çekincelerle de kişinin üzerinde psikolojik bir baskıya yol açmaktadır.
Horlama erkeklerde, kadınlara oranla daha fazla görülmektedir. Bu durum yağlanmanın kadınlarda alt, erkeklerde ise üst bölgelerde oluşmasından kaynaklanmaktadır.
35 ile 50 yaş üstü ve kilolu kişilerde horlamaya daha sık rastlanmaktadır.
Horlama ve apne tedavisi kişiye göre değişiklik göstermektedir. Bu nedenle horlama tedavisine başlanılmadan önce horlamanın sebebi tespit edilmelidir.Horlama çoğunlukla KBB doktorları tarafından gerçekleştirilen bademcik, geniz eti alınması gibi cerrahi müdahaleler, radyofrekans benzeri yöntemler ve diş hekimleri tarafından uygulanmakta olan ağız içi aparatlar ile tedavi edilmektedir.
Yumuşak damağa radyofrekans uygulanması son dönemlerde en çok ön plana çıkan horlama tedavisi yöntemidir. Radyofrekans bir ayakta tedavi yöntemidir. Bu nedenle günlük yaşama dönüş hızlı ve ağrısızdır.
Horlamada kişinin daha çok çevresine verdiği bir rahatsızlık söz konusu olmaktadır: Bunun dışında kişinin uyku kalitesini düşürmesi ve sosyal bir problem yaratması dışında kişinin sağlığına zarar vermemektedir. Ancak horlamaya bağlı olarak görülen uyku apnesi tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.
Uyku apnesi, solunumun uyku esnasında 10 saniyeden fazla durması anlamına gelmektedir. Uykuda solunumun kesilmesi kalitesiz uyku, kalp ritim bozuklukları, yüksek tansiyon, felç veya geci ani ölüm gibi sonuçlar doğurabilmektedir.
Uyku apnesi genellikle fazla kilolu, büyük bademcik ve geniz eti olan kişilerde görülmektedir. Uyku apnesinin nedeni boğazdaki kasların solunumu aksatacak kadar gevlemesidir.
Horlama problemi yaşayan hastalar öncelikle uyku apnesi testinden geçirilmektedir. Polisomnografi adı verilen bu test için hastalar bir gece uyku odasında kalmalıdırlar. Uyku apnesi teşhisi konmayan hastalara yalnızca horlama tedavisi uygulanmaktadır.